8. Sınıf Türkçe Parçada Anlam 10 Testi Çöz 1 ) Toros Dağlarının eteğindeki o göle her bahar turnalar, uzun, yanık şarkılarını söyleye söyleye gelir. Akşamları kurbağaların senfonisi, sabahın alaca karanlığında göl martılarının âdeta dansı andıran hareketleri hiç eksik olmaz. Mükemmel bir manzara resminden daha etkileyici olan bu tablo gören herkesi büyüler, kendine çeker. Havalar iyice ısınınca Çukurova başka bir yüzünü gösterir baharda. Ekinler birden başlar büyümeye, etraf dönüşür yemyeşil bir denize. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? ABetimlemeden yararlanılmıştır. BKişileştirmeye başvurulmuştur. CDevrik cümleye yer verilmiştir. DDeyimlere yer verilmiştir. 2 ) Kimi insanlar, sana iyilik yaptığında, bunu bir lütuf gibi görüp karşılığını bekleyerek bu iyiliği kendi hesabına kaydetmeye hazırdır. Kimileri ise, bu denli ileri gitmez ancak yine de seni kafasında borçlu gibi görür ve karşılığını bir biçimde ödemen gerektiğini düşünür. Bir üçüncü grup ise iyilik yapmış olduğunun farkında bile değildir çünkü o, üzüm veren bir asma gibidir ve zaten büyütmesi gereken meyveyi verdiği için takdir beklemez. Bu parçanın dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakiler-den hangisi söylenemez? ABenzetmeye yer verilmiştir. BKarşılaştırmadan yararlanılmıştır. CKurallı cümlelerden yararlanılmıştır. Dİkilemelerden yararlanılmıştır. 3 ) Bence her sanatçı içinde bulunduğu topluluğu temsil eder. Bir sanatçı şehirde yaşıyorsa kalkıp da hiç bilmediği köy hayatından, köy insanından bahsedemez. Bahsedecek olursa da inandırıcı olamaz. Çünkü insan ancak yaşadığı şeylerden sağlıklı olarak bahsedebilir. Yazar, bu metinde aşağıdaki sorulardan hangisine cevap vermiştir? ABaşarılı sanatçılar, hangi konularda eserler verir? BSanatçı, eserlerini ol üştürürken yaşadığı toplumu mu yansıtır? CToplumun sanatçıya etkisi nedir? DSanatçı, eserlerinde neden topluma yön gösterir? 4 ) Şiir bir üçgene benzer; bir köşesinde şair, bir köşesinde okur, bir köşesinde de gerçek ya da doğa vardır. Zamana, yere ya da şaire bağlı olarak kenarlarının uzunluğu değişir durur. Bir bakarsınız şairle okur birbirine yaklaşmışlar fakat gerçekten uzaklaşmışlar. Bir bakarsınız şair gerçeğe yaklaşmış fakat okurdan uzaklaşmış. Hangi dilde yazılmış olursa olsun, şiirlerin en iyisi eşkenar üçgene benzeyenidir. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? AFarklı duyularla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir. BÖyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır. CBenzetme yapılmıştır. Dİnsana ait özellikler cansız varlıklara aktarılmıştır. 5 ) Yazma, özel bir eğitim işidir. Kişioğlu, kendini birtakım kurallardan, zorluklardan geçirmeden iyi yazının üstesinden gelemez. Bütün büyük sanatçılar, sağlam ve oturaklı yazıya, kendilerini bir sıkıya, bir düzene sokmakla varmışlardır. Flaubert her gün penceresinin önüne oturur, gördüklerini yazarmış. Balzac'ın iki bin kelime yazmadan masadan kalktığını işiten olmamış. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? ATanımlamadan yararlanılmıştır. BYazar, düşüncesini inandırıcı kılmak için başkalarının sözlerine yer vermiştir. CÖrneklerden yararlanılmıştır. DDeyimden yararlanılmıştır. 6 ) Arkadaşlık, dostluk duygusunu kötülemeye kalkacak değilim. Ama şunu sorayım size: Edebiyatta, sanatta, düşünce işlerinde; arkadaşlık, dostluk duygusundan daha tiksindirici ne vardır? Şu adamın yazdıklarını beğenmeyeceksiniz içinizden, sonra da kalkıp o adam arkadaşınızda, diye o yazıları öveceksiniz. Sorarım bu yalan kadar kötü ne vardır? Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiş olabilir? ADostluk ve arkadaşlık duygusunun bir edebî eseri objektif değerlendirmede olumsuz bir etkisi var mıdır? BDostluk ve arkadaşlık size ne anlam ifade ediyor? CBir edebî eserde dostluk ve arkadaşlık konusunun ele alınmasının esere katkıları nelerdir? DDost ve arkadaşlarınızdan neler beklersiniz? 7 ) Orta Asya'da yaşayan Türkler, Anadolu Türkleri, Af-ganlar, Gürcüler ve İranlIların yılbaşı olarak kabul ettikleri güne Nevruz adı verilir ve bugün "yeni gün" anlamına gelir. Gece ve gündüzün eşit olduğu Miladi 22 Mart, Rumi 9 Mart gününe rastlamaktadır. Nevruz-i Sultani, Sultan Nevruz, Sultan Navrız, Nav-rız Mart Dokuzu gibi adlarla da anılmaktadır. Türk-lerde Nevruz hakkındaki başlıca rivayet, bugünün bir kurtuluş günü olarak kabul edilmesidir. Yani Er-genekon'dan çıkıştır. Türkler bugünü çeşitli etkinliklerle kutlamaktadır. Orta Asya'daki Türk topluluklarından Azeri, Kazak, Kırgız, Türkmen, Özbek, Tatar, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini canlı olarak günümüze kadar yaşatmışlardır. Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur? ANevruz Bayramı'nda ne gibi etkinlikler düzenlenmektedir? BNevruz Bayramı hangi ayda kutlanmaktadır? CNevruz ne anlama gelmektedir? DGünümüzde hangi Türk toplulukları Nevruz'u kutlamaktadır? 8 ) Kaba saba, soluk, yıpranmış giysiler içindeki yaşlı çift, Boston treninden inip utangaç bir tavırla rektörün bürosundan içeri girer girmez, sekreter masasından fırlayarak önlerini kesti. Öyle ya, bunlar gibi ne idiği belirsiz taşralıların Harvard gibi üniversitede ne işleri olabilirdi? Adam, yavaşça rektörü görmek istediklerini söyledi. İşte bu imkânsızdı. Rektörün o gün onlara ayıracak saniyesi yoktu. Yaşlı kadın, çekingen bir tavırla "Bekleriz." diye mırıldandı; sonra hiç ses seda çıkmadı. Sekreter sesini çıkarmadan masasına döndü. Saatler geçti, yaşlı çift pes etmedi. Sonunda sekreter, dayanamayarak yerinden kalktı. "Sadece birkaç dakika görüşseniz, yoksa gidecekleri yok."diyerek rektörü iknaya çalıştı. Bu metnin dil ve anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? ADeyimlerden yararlanılmıştır. BDevrik cümlelere yer verilmiştir. COlay üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır. Dikilemelere yer verilmiştir.